bugün

entry'ler (5049)

yazarların yediği en iğrenç şey

her bulduğunu deneyen biriyim ama sanırım salyangoz ve çiğ ciğer.

skechers

benim beklentimi karşılamayan marka. işim gereği çok uzun saatler ayakta kalan biri olduğumdan rahat ayakkabı arayışım neticesinde girdim mağazasına. bana verebilecekleri en rahat ayakkabıyı istedim. yalan olmasın şimdi geçtiğimiz şubat ayında 800 TL civarı vermiştim. nisan ortasina kadar da toplasan 10 kere giymedim. son 1.5 aydır her gün giyiyorum. 15 gün önce yani 1 aylık kullanımda tabanındaki yazıların hepsinin çoktan silinmiş olduğunu fark ettim. ayrıca hiçte abarilicak kadar rahat değil. hiç abartmıyorum 3 sene önce LC Waikiki den ben bunu sporda filan giyerim diye dışı tamamen süngerden yapılma bir ayakkabı almıştım 30 TL ye. o ayakkabı bu ayakkabidan 2 kat daha rahattı. rüzgar esince rüzgarı ayağımda hissediyordum o kadar güzel bir sünger kullanmış namussuzlar. ayrıca baya da rahattı.

acaba yan sanayi mi itelediler bana. rahat desen çok rahat değil. ayak ta terletiyor çok hava da almıyor gibi.

gecenin sözü

ocakta küllenmiş közüm, karnımda sözüm var halden bilene!

gecenin sözü

"çok tuhaftı, ağlayamadım. Ama ruhum paramparça olmuştu."

sözlük yazarlarının itirafları

bankadaki paramın miktarı arttıkça bendeki fakirlik korkusunun, cimriliğin, stresin arttığını hissediyorum. bu beni endişelendiriyor. param arttıkça daha mutlu olurum sanıyordum.

ayda 9000 tl kazanmak

adam 9 bin maaşla hava atıyor. bu ülkede zaten polis asker öğretmen 6 7 8 bin kazanırken 9 bin maaşla anca ortalamanın bir adım yukarısında yaşarsınız.

çok fena ego kasasım geldi kendi maaşım ile ama buraya yazsam ne kimse inanır ne de kendime takıştırırım.

bosna hersek in denize çıkışının kapatılması

arkadaşlar köprünün ayaklarına baktım da yeteri kadar yüksek görünüyor. 50 metre yükseklikte olursa geçemeyecek yük gemisi oldukça az olur. yükseklik yeterli seviyede yapılır ise bence bir sıkıntı olmaz.

bedelli askerlik

tercih sonuçları yarın açıklanacak diyorlar. ayrıca ben bedelli askerliğe başvurmadım. benim tecil bu gün itibariyle bitiyordu. az önce tekrar sorguladım eski tarih 21.01.2021 iken şimdi 19. 04.2021 e kadar askerlikle ilişiği yoktur yazıyor. ben anlamadım bu işi bu tarih iyi hoş uzadı da neden uzadı bilen varmı?

evlenmek

ihtiyaç mı, zamanla oluşmuş olmasa da olur bir eksiklik mi bilemiyorum. cidden mecbur muyuz yanlız yaşlanmamaya?

sözlük yazarlarının itirafları

çocukken diğer çocuklar beni pek sevmezdi. genelde grubun en sevilmeyen 5. üyesi olurdum. olmasa eksikliği hissedilmeyen, bir etkinlik olduğunda çağırılmak akla gelmeyen arkadaş. çocukken kimse doğum günümü kutlamazdı. hiç doğum günü partisi tarzında bir şey yapılmadı bana. hep isterdim ama hiç olmazdı. bir gün doğum günümde evde tektim. annemler doğumgünü harçlığı ile doğum günümü geçiştirmiş beni evde yalnız bırakıp gece gelmemek üzere misafirliğe gitmişti. çocuk aklımda dedim ki herhalde bana doğum günü sürprizi yapacaklar o yüzden oyun yapıyorlar. akşam oldu bir telefon geldi. bir komşumuz aradı. dedi ki; filanca caddedeyim arabayla geçiyorum sizin evde falanca şeyim var getirir misin? tamam dedim, kaptım evden istediği şeyi gidiyorum dediği caddeye ama aklımdan da diyordum ki arabayla geçiyor, caddeye gelmiş kapıya kadar niye gelmiyor? beni yürütüyor. çok mantıksız kesin eve gittiğimde sürpriz doğum günü yapacaklar. yer miyim lan ben bunları diye yürüyorum. vardım caddeye, verdim istediği şeyi. adam eyvallah dedi bastı gaza gidiyor. arkasından da bakıyorum. diyordum ki kesin sola döner oradan benden önce eve gider. baktım sağa döndü. neyse dedim evin yoluna koyuldum. her adımda heyecanım daha da artıyordu. her adımda sürpriz partiyi gördüğümde vereceğim tepkiyi, diyeceğim sözü düşünüyordum. daha önce hiç öyle bir şey yaşamamıştım çünkü. bizim evde komşumuzun çocuğunun bile sürpriz doğumgünü etkinliği yapıldı benim yapılmadı. sonunda eve vardım, anahtarı taktım, kapıyı açtım, baktım; ev kapkaranlık. ışıklar açık olacak değil ya bu sürpriz doğumgünü dedim. oturma odasına gittim, kimse yok. mutfağa gittim, kimse yok. diğer odalara gittim, kimse yok. oturdum koltuğa ve gerçeklerle yüzleştim mecburen.

o günden sonra artık bir daha hayal kırıklığı yaşamamak için "ben doğum günü kutlaması sevmiyorum" demeye başladım. yıllardır bu yalanı söylüyorum. ailem, arkadaşlarım, hayatıma yeni giren, beni tanıyan herkes bu yalana inandı. ben bile inandım artık. bu çocukluğumdaki yalan benim gerçekliğim oldu.

evet bu gün benim doğum günüm. yine bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar insan doğumgünümü arayıp kutladı sağolsunlar. ben ise her doğum gümde yaptığım gibi aynı şarkıyı tekrar ve tekrar dinliyorum.

Müslüm Gürses - paramparça.

yazarların şu an dinlediği şarkılar

Lapsekili Tayfur - geceler.

bilen bilir Rahmetli bu şarkıyı en iyi yorumluyan insandı.

elektrikli battaniye

hala kullandığım mükemmel icat. çocukken pazar geceleri duşa girmeden önce açardım duştan çıkınca direk sıcak yatağın içine girmek bana çok keyif verirdi.

günün fıkrası

Ağa ile marabası şehre gelmişler. Bir yerde iç masaj yapılır tabelası görünce heves edip girmişler içeri. Herifler bunları yağlamış, keselemiş, saunaya sokmuş, kıvama gelince yatırıp kobrayı salmışlar bunlara. Ağa s.kilirken dönüp marabasına; Köydeki cahiller görseler bizi s.kiyorlar sanırlar demiş.

kısa yoldan zengin olma hayali kuran insan

şans etkeni ile olabilir. sayısal loto çıkar, yolda bir çanta dolar bulur, uzaktan akrabasından kısar kalabilir,belediyede tanıdıkları vardır arsasına imar gelir, belediyeden ihale alır filan.

ama alın teri ile bu işi yapacaksanız kısa yolu pek yok. ben şahsen her gün bunu düşünüyorum nasıl olabilir diye ve inanıyorum ki her gün düşündüğüm sürece bir gün illaki bir yol bulucam.

diş ağrısı

4 aydan uzun süredir cebelleştiğim problem. birdenbire dişimin bir parçası kırıldı ve kocaman bir oyuk oluştu. sonra ağrılar sızılar çektim ve sonucunda ağrı yapmıyor ama artık o dişimi kesinlikle çiğnemek için kullanamıyorum. ne zaman orada çiğnemeye kalksam hatta o bölgeye dilimle dokunsam şimşekler çakıyor ama geçiyor hemen temas kesilince. normal zamanda da hiç ağrı yapmıyor. diş sinirleri ortaya mı çıktı onlar mı ölüyor nedir anlamadım. dişçiye gitmeden çözülebilir bir problem değil. yurt dışından gelir gelmez evden önce dişçiye gidicem sanırım.

karanfil yağı ağrıya fayda sağlıyor. denemenizi tavsiye ederim uyuşturma etkisi var.

istanbul un en iyi kokoreççisi

Googlede en yüksek puanı güneş kokoreç almış. bildiğiniz yerler arasında en iddialı olanlar güneş kokoreç, Çengelköy kokoreççisi ve ozzy.

Çengelköy zaten kokoreç cenneti. herhangi bir kokoreççiden yerseniz tatmin olursunuz.

orhan veli kanık

baka kalırım giden geminin ardından.
atamam kendimi denize.
Dünya güzel!
serde erkeklik var,
ağlayamam.

hiç kafiye olmayan mükemmel bir şiir.

bülbülüm altın kafeste

ben feleğe neylemişim
beni her bahar ağlatır.

en sevdiğim türkülerdendir. Erkan Oğur yorumu bir başkadır.

kalpler ancak allah ı anmakla huzur bulur

ra'd süresi 27-28. ayet;
onlar, iman edenler ve kalpleri Allah'ı anmakla huzura kavuşanlardır. Biliniz ki, kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulur.

huzurun formülü verilmiş. bu dünya işleri, ekmek kavgaları, bitmeyen hedefler, amaçlar, doymayan gözler, gönüller insanı yoruyor dostlar.

yaşlanınca dine yoğunlaşmak

hiç olmamasından iyidir. şüphesiz hayatının en huzurlu dönemini yaşamaya başlamış insandır. ben şahsen hep dindar bir insan olsam çok daha huzurlu bir insan olacağıma inanıyorum.

ne diyor ayeti Kerim'de ; kalpler sadece Allah'ı anmakla huzur bulur.